28 Haziran 2018 Perşembe

Gidiyoruz

Oncelikle yazim hatalari icin ozur dilerim. Ingilizce klavye kullandigim icin yazida Turkce’ye ozgu karakterler kullanamayacagim.

On parmak klavye kullanamiyor olmam disinda beni bu duruma surukleyen olaylardan bahsetmek istiyorum.

Biz Turkiye’de dogup buyumus, yuksek ogreniminin bir kismini yurtdisinda gerceklestirmis, haliyle muhendis olarak mezun olmus, eli ekmek tutan iki bireyiz. Turkiye’de son zamanlarda olanlar bir cok okumus bireyin canini siktigi gibi bizim de canimizi sikti ve yollara dustuk.
Tum yakinlarindan kopup, etrafindaki hic kimsenin “tisikkirler sipirmen” dediginde anlamayacagi, naber dergisinin satilmadigi, demli cayin, siyah zeytinin, beyaz peynirin, Turkce tiyatronun olmadigi, is hayatimiz boyunca biriktirdigimiz az bir paranin da dortte biri degerine dustugu bir ulkeye gitmek cok zor.
Penguen dergi son sayisi

Oncesinde de duyuyordum, tasindiktan sonra algida seciciligim de artmis olabilir ama ozellikle bilisim sektorunde bir cok kisinin tasindigini duyuyor ve goruyorum. Asagida ilgili haberleri bulabilirsiniz.

Biz gidiyoruz. Elimizde, kapanan Penguen dergisinin son sayisiyla gidiyoruz. Sadece biz ikimiz ve iki kedimiz degil, her yastan, her seviyeden calisanlar gidiyor. Bu yazi bir yakaristir, kiminle konussam herkesin istedigi daha iyi bir Turkiye. Hic kimse ikinci sinif vatandas olacagi yabanci bir ulkede yasamak istemiyor.

60’lardaki isci gocu ile karistirmayin. Bu sefer okumus, birer meslegi olan insanlar onlar, yuzler, binler gidiyor. Daha iyi bir Turkiye icin tabiki donerler ama onlar gittikce daha da cikilmaz bir sarmala donecek durum.

Fincan ve kucuk

Uretimin olmadigi, insanin ve doganin katlinin siradanlastigi yerde, elinde gitme firsati olanlari nasil tutabilirsiniz. Kendi imkanlariyla tutmaya calisan firmalar var ama ulke olarak adim atilmadikca yeterli olmayacaktir.

Bu arada biz gidenler, kalanlardan daha iyi calisanlar degiliz ve gittigimiz yerlerde geldigimiz yerlerden daha kaliteli is uretilmiyor, olusan tek fark yasanilan ulke.